Yargıtay, kilometresi düşürülen aracın bedelinin üzerinde satılmasının “nitelikli dolandırıcılık” cürmünü oluşturduğuna hükmetti.
İnternet sitesi üzerinden 68 bin kilometrede bir araba için ilan sahibiyle mutabakata varan bir tüketici, bir müddet sonra arızalanan arabasını yetkili servise götürünce büyük şok yaşadı.
Aracın gerçek kilometresinin 200 bin olduğunu öğrenince dolandırıldığını anlayan mağdur tüketici, Ağır Ceza Mahkemesi’nin yolunu tuttu.
Aracı satan kişi, ”nitelikli dolandırıcılık” hatasından mahpus cezasına çarptırıldı. Sanık, karara itiraz edince devreye Yargıtay girdi. Emsal nitelikte bir karara imza atan Yüksek Mahkeme; kilometresi düşürülmüş aracı kıymetinin üzerinde satmanın, ”nitelikli dolandırıcılık” kabahatini oluşturduğuna dikkat çekti.
Kararda şöyle denildi: “Davacının aracı satın aldığı fakat aracın yetkili servise götürülmesi ile, aracın kilometre saatinin değiştirildiğinin ve 200 bin kilometrede olduğunun tespit edilmiştir. Bu suretle sanığın nitelikli dolandırıcılık cürmünü işlediğinin sav edildiği olayda; tüm belge çerçevesine nazaran sanığın mahkumiyetine yönelik mahkemenin kabulünde isabetsizlik görülmemiştir. Mahkeme hükmünün onanmasına oy birliği ile kabul edilmiştir.”
KİLOMETRE HİLESİNE DİKKAT
Aracın gerçek bedelinden daha yüksek pahaya satmak için yapılan hilelerden biri de aracın kilometresini düşürmek. Gerek teknik prosedürlerle gerekse de yeni araçlarda yazılım vasıtasıyla kilometre kıymeti düşürülebiliyor. Araçlarda kilometresi aracın kıymetini etkileyen asli ögelerinden birisi olarak görülüyor. Aracın yıpranma hissesinin hesaplanması ve ileride çıkabilecek meselelerin ve motor ömrü bakımından çok kıymetli bir konu olarak biliniyor.
Türk Ceza Kanunu’nun 158. unsurunda ‘Nitelikli dolandırıcılık’ başlığı altında bu cins hileye başvuranlara yönelik verilecek cezalar şöyle açıklanıyor: “Nitelikli dolandırıcılık kabahatinin cezası 3 yıl ila 10 yıl ortasında mahpus olarak belirlenmiştir. Buna ek olarak 5000 güne kadar isimli para cezası da hükmedilmektedir.”